Covid19 Süreci Mezunlar Pratikten Mahrum Kaldı, Dişhekimliğinin Gelecek 10 Yılı Felaketle Karşı Karşıya

Covid19 Süreci Mezunlar Pratikten Mahrum Kaldı, Dişhekimliğinin Gelecek 10 Yılı Felaketle Karşı Karşıya

Devlet ve Vakıf Üniversitelerine adeta bir gelir kaynağı olan dişhekimliği fakülteleri pandemi nedeniyle hasta üzerinde staj yapamadan 2020 mezunlarını verdi.Akabinde yeni öğrenci almak için hummalı çalışmalara başladı.Tanıtım günlerinde fakültelerini allayıp pullayarak seçme yapacak öğrencilere anlatan dişhekimliği fakülteleri reklamlarla, videolarla eğitim kalitesinden teknolojisinden bahsederek kayıtlara çağırmakta.Ancak bu arada meslek örgütü tarafından yapılan Haziran 2020 tarihli bir çalışmada ise ”Dişhekimliği Mesleği” nin gelecek 10 yılda tam bir felaket ile karşı karşıkaya kalacağı bildirilmekte.
2020 yılından itibaren dişhekimliği fakültelerine öğrenci alınmasının durdurulmasının istendiği duyuruda mevcut öğrencilerin beş yıl içinde mezun olacağı ve 2022 yılına kadar 20.450 dişhekimi mezunla Türkiye genelinde toplam dişhekimi sayısının 50.622 ‘e ulaşarak bir dişhekimine düşen nüfusun 1673 (diş hastası) olacağı hesaplanmış.Elde edilen sonuç bazı Avrupa ülkeleri ile de karşılaştırılınca da felaketin boyutu daha da ilginç hal almakta.
Basında yeni kurulan fakülteler başlığı ile haberler çıkmakta.Dental Gazete’nin muhabirlerinin de yakından takip ettiği bu haberlerde YÖK oluru alan dişhekimliği fakültelerinde eğitime öğrenci alındığı görülmekte.Staj zorunluluğu açısından halka açık diş kliniği ihtiva eden bu fakültelerin; özellikle İstanbul ilinde bir müddet sonra adeta gelir kaynağı olarak görüldüğü iddiası üzerine bu ünitelerin nasıl hizmet verdiğini gazetemiz araştırdı ve ‘Buraları Öğrenci için Uygulama Diş Hastanesidir’ denilmesine rağmen normalde eğitim dışı da hasta alan şemt polikliniklerine çevrildiğini saptadı.Böylece vakıf üniversitesi diş polikliniklerinin dişhekimliği mesleğini zorda bıraktığı iddiası kanıtlanmış oldu.Öte yandan ”2019 yılından sonra yeni bir fakülte açılmazsa ve eğitime başlamamış fakülteler eğitime başlarsa 2028 yılında ülkemizdeki dişhekimi sayısı 90.000’i aşacaktır” diyen bir diğer araştırma o günkü tahmini TUİK verilerine göre Türkiye nüfusunun da 88.645.000 civarında olacağını ve dişhekimi başına düşen kişi sayısının 970 olacağı hesabını vermekte.Koruyucu ağız diş sağlığı uygulamalarının en önemli sorun olduğu ülkemizde ağız diş sağlığı kültürünün gelişmemiş olması en büyük etkendir diyen Türk Dişhekimliği Birliği (TDB) ‘koruyucu ağız diş sağlığı programlarının yeterince uygulanamaması ile dişhekimliğinde insan gücü planlamasının yapılmaması’ ndan da dert yanmakta.Yetersiz eğitimci kadrolarına rağmen yeni dişhekimliği fakültelerinin açılması ve mevcutların kontenjanlarının yükseltilmesini son yıllarda dişhekimliği eğitimi alanında insan gücü planlaması ilkeleriyle bağdaşmayacak şekilde birbiri ardına dişhekimliği fakültelerinin açılmış olmasını da öğrenci kontenjanlarında kaygı verici artışlar yaşanmasını da meslek örgütü olarak ele alan Türk Dişhekimleri Birliği Türkiye’de nüfus artış hızında belirgin bir azalmanın olduğunu ancak dişhekimliği fakültelerinin açılma oranlarının nüfus artışından çok daha fazla olduğunu bunun da eğitim kalitesi açısından bu koşullarda mevcut öğretim üyesi sayılarının da yeni açılan fakülteler için yeterli olmadığını; bu durumun da YÖK istatistiklerinde resmi verilerde belirtildiğini söyleyerek 2002 yılında 649 olan öğretim üyesi sayısının 2017 yılında 1812 olarak görüldüğünü ifade etmekte.
‘Ülkemizdeki ilk 18 dişhekimliği fakültesinde Türkiye’deki toplam 622 profesör öğretim üyesinin 497’si görevlidir. Aynı şekilde bu fakültelerde Türkiye’deki toplam 303 doçentin 214’ ü çalışmaktadır. Buradaki tablo 2002 yılı sonrası üretilen 66 fakültenin eğitim süreçlerinin büyük bir ağırlığını neredeyse sadece doktor öğretim üyelerine dayanarak yürüttüklerini göstermektedir’ şeklinde ki aaçıklamadan da anlaşılacağı gibi Dişhekimliği eğitimi gibi hem klinik eğitimin hem teorik eğitimin ağır olduğu 5 yıllık sürecin yürütülmesi için yeterli öğretim üyesi desteğinin de yeni açılan ve reklamı yapılan çok sayıdaki fakülte için yeterli olmadığı YÖK istatistik verilerinde de açığa çıkmaktadır.Özelikle pandemi sürecinde online sınavla mezun olan son sınıf öğrencilerinin hasta üzerinde pratik uygulama stajı almadan mezun olması ile 2020 yılından itibaren sorunun boyutunun daha da ileri aşamalarda olacağı tahmin edilmekte.
Diş hastalarını, fakülte çalışanlarını öğrencinin güvenliğini ilgilendiren pandemi durumunda sağlıklı, nitelikli eğitimin verilemeyeceği; yetkin dişhekimi yetişmesinin yoğun öğrenci sayısı ile olamayacağı; COVİD19 Pandemisi sonrası Kontenjanların düşürülmesinin bir diğer zaruriyet olduğu bildirildi. (Dentha Haber -İstanbul 11.07.2020)

Yazar Hakkında

Share